Sen buralara kadar kendi emeğinle gelmiş olabilirsin. Fakat kendi kendini büyütmedin. Hastalandığında kendi alnına sirkeli bez koymadın. Altını kendin temizlemedin. Canın yanıp, ağladığın zaman kendi kendini teselli etmedin. Hep bir omuz aradın, sıcak bi kucak bekledin hepimiz gibi. Aşık olduğunda yastıklarla paylaşmadın acını. Bütün bunlara rağmen hayatına aldığın yeni birinin tüm bunları sana verebilecek olmasını bekledin. Belki yanıldın. Belki hala yanılıyorsun. Sende bilmiyorsun ne yaptığını. Hayatı daha fazla ıskalamamak için acele ediyorsun. Biri gelir hayatına ve tüm geçmişin o olur. Geçmişine düşman kesilirsin bir anda. Sen hasta yatağında yatarken saatler boyunca başında nöbet tutan annen, boğazından geçecek olan bir tabak sıcak çorba için çalışan baban, endişeli gözlerle seni izleyen kardeşin ve diğerleri... Bu durumda ne oluyor yani? Bir insan kaç insan ediyor? Aşk böyle bir şey mi? Aşk mı? Ne?
Bu zamana kadar hislerimde hiç yanılmadım. Hayal bile etmedim zıttını. Arkadaşlar arasında 'ereceksin' söylentileri. İçim pek rahat değil. Umut ederim ki bu sefer yanılmayı gönülden istiyorum. Diyelim ki yanılmadım.. O zaman dengeler öyle bozulacak ki, küresel ısınma ne ki yanında...
En salak halim aşık halim demiş şair. 'O'nu kaç kere öptüğümün farkında bile değilim. İnsan bi sıkılır değil mi? Getir, koy önüme, sabaha kadar öpeceksin deseler 'bana güvenebilirsiniz' cevabını veririm. Doğru düzgün bir insan olursanız her şeyi fazlasıyla alırsınız. Beklemeye değer. Ben iyi ki beklemişim...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder